Niğde Sivil Toplum Platformu sabah namazı sonrası Filistin’e destek olmak için basın açıklamasında bulundu.
Sarı Köprü Ulucami Bahçesinde yüzlerce vatandaşın destek verdiği destek açıklamasında konuşan Niğde Sivil Toplum Platformu Dönem Sözcüsü Veysel Aşgın: “Filistin sadece bir ırk ya da dinin değil tüm insanlığın meselesi olmalıdır” dedi.
“Tüm dünyanın gözleri önünde bir halk bilfiil yok ediliyor” diyen Aşgın: “ Filistin Sağlık Bakanlığı verilerine göre Gazze’de hastanelere ulaşabilen şehitlerimizin sayısı 45 bini aşmış durumda. Gazze’de su yok, elektrik yok, gıda yok, ilaç yok. Yaşayan her canlı kanla susturuluyor. Bu katliamı anlatabilecek ne bir rakam ne bir görüntü ne de bir kelime kaldı. Günler geçiyor, zaman akıyor… ama acılarımız hiç dinmiyor. Her gün annesinin kuzusu, babasının biricik yavrusu, dedesinin torunu olan canlar, hayatını kaybetmeye devam ediyor. İsrail'in askeri operasyonları, Uluslararası Adalet Divanı kararlarını tanımaksızın devam ederken; Filistin’de katliamı durduracak güce sahip uluslararası kurumlar, masum bir halkın öldürülmesini seyrediyor.
Bu acımasız zulme sessiz kalmak insanlık onuruna aykırıdır. Filistin sadece bir ırk ya da dinin değil tüm insanlığın meselesi olmalıdır. İnsanlık, Filistin’deki insanların yaşam hakkı için ayağa kalkmalıdır. Vicdanların uyanışı ve bir çağrının yükselişi gerekmektedir.
Ve artık görüyoruz ki; İsrail tarafından 56 yıl boyunca sistematik bir şekilde yapılmakta olan zulüm, 57. Yılında soykırıma dönüşmüş durumdadır. Ortada çok açık bir işgal girişimi, çok net bir soykırım vardır.
Batılı devletler tarafından ortaya atılan kurum, kuruluş, karar veya kavramların hiçbir geçerliliği kalmamıştır. Uluslararası sistem sınıfta kalmış, yeryüzünde değer yargısı olan ne varsa, bu süreçte yerle yeksan olmuştur. Fakat kukla yönetimlerin aksine bütün dünya milletleri sokaklara dökülmüş, ülkesinde mahkûm edilen Filistin bayrağı, tüm dünyada dalgalanmıştır. Bu meselede; Gazze Şeridi'nde kadınlara, çocuklara, mazlum ve savunmasız insanlara uygulanan amansız vahşete karşı başlatılan sivil toplum mücadelesi Filistin davasının geleceği açısından tarihi bir adımdır.
İnsanlığın tarafında durmak için üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız.
Gazze’deki masumların, Filistin’in özgürlük mücadelesinin yanındayız. Tarihin doğru tarafında olmanın çabasındayız.
Din, dil, ırk, fark etmeksizin tüm dünya halklarının temel yaşam hakkı başta olmak üzere eşit haklara sahip olduğunu, Gazze’de yaşanan katliamın özünde insani bir mesele olduğunun altını çiziyoruz. Maruf olan her çabayı, kıymetli buluyoruz. Meşru olan her eylemi, anlamlı karşılıyoruz. Özelde ülkemizin, genelde tüm insanlığın ortak dertlerini kendi derdimiz olarak kabul ediyoruz.
Bu bilinç, bu tavır ve bu ruhla;
Duman rengine mahkûm edilmiş, “is” kokmuş bu dünyaya; “iz” bırakmak için baş kaldırıyoruz. Bu medeniyet coğrafyasının, bu zengin toprakların, yoksul çocukları olmayı kabul etmiyoruz. Zulüm ile tutsak edilmeye çalışılan tüm şehirler, halklar, çocuklar ve kadınlar özgürlüğüne kavuşana kadar durmuyoruz.
Mürekkebin akması gerekirken, kanların aktığı şu yüzyılda sözde medeni, özde barbar olan tüm güç odaklarına başkaldırıyoruz!
Yeni yılın ilk gününde, Tarih boyunca daima mazlumun yanında, zalimin ve zulmün karşısında dimdik durmuş bir medeniyetin mensupları olarak sesimizi yükseltiyor, yılın ilk sabahında dünyayı biz uyandırıyoruz…
Sen de bir sevdiğini uyandır, dünya uyansın”